Göç ve Din: Hollanda’daki Yeni Göçmenlerin Dini Dönüşümüne Sosyolojik Bir Bakış


  • Kayıt: 15.02.2025 12:34:43 Güncelleme: 15.02.2025 16:20:34

Göç ve Din: Hollanda’daki Yeni Göçmenlerin Dini Dönüşümüne Sosyolojik Bir Bakış

Ebubekir TURGUT

Hollanda’nın göçmen nüfusu üzerindeki dini dönüşüm süreci, toplumsal değişimlerin dinamiklerini anlamak açısından önemli bir alan oluşturuyor. Frank Van Tubergen’in Hollanda’daki Yeni Göçmenlerin Dini Değişimi: Göç Olayı başlıklı araştırması, bu dönüşümün dinamiklerini ele alarak önemli veriler sunuyor. İsmail Güllü tarafından Türkçeye çevrilen ve 2016 yılında Türk ve İslam Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi’nde yayımlanan çalışma, hem akademik hem de toplumsal bir perspektifle göç ve din ilişkisine ışık tutuyor.

Göç Sürecinde Dini Dönüşüm

Van Tubergen’in araştırması, göçmenlerin Hollanda’ya yerleşme sürecinde dini pratiklerinde azalma eğiliminde olduğunu, ancak kimliksel bağlarını büyük ölçüde koruduklarını ortaya koyuyor. Özellikle ikinci ve üçüncü nesil göçmenler arasında, dinin daha sembolik bir kimlik haline geldiği gözlemleniyor. Bu eğilim, Hollanda’nın sekülerleşen toplumsal yapısıyla da örtüşüyor. 2024 verilerine göre, Hollanda nüfusunun %57’si herhangi bir dine bağlı olmadığını ifade ederken, Müslüman nüfusun oranı %5.9 olarak sabit kalıyor.

Hollanda’nın Entegrasyon Politikalarının Rolü

Hollanda’nın entegrasyon politikaları, göçmenlerin sosyoekonomik uyumunu önceliklendiren bir yaklaşımla şekilleniyor. 1985-2000 yılları arasında uygulanan “kontrollü entegrasyon” politikaları, dini pratiklerin toplumsal alandaki görünürlüğünü sınırlandırmayı hedefledi. Bu durum, özellikle birinci nesil göçmenlerin dini yaşamlarında değişimlere neden oldu.

Türk göçmenler özelinde ise, dini kimliğin korunmasında Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) İGMG gibi kurumlar kritik bir rol oynuyor. Camiler, din eğitimi programları ve sosyal dayanışma ağları, Türk göçmenlerin hem kültürel hem de dini aidiyetlerini güçlendiren önemli araçlar arasında. Ancak artan İslamofobi ve ayrımcılık, bu süreci olumsuz etkileyen başlıca faktörler arasında yer alıyor.

Hollanda’daki Din Demografisi ve Güncel Eğilimler

Hollanda’da din, toplumsal değişimlerin merkezinde yer alıyor.

• Hristiyanlığın Gerilemesi: Katoliklerin oranı %18, Protestanların oranı ise %13 seviyesine düşmüş durumda.

• Sekülerleşme: Dini aidiyetin azaldığı ülkede, bireysel inanç özgürlüğü önemli bir toplumsal değer haline geldi. Ancak bu özgürlük, göçmen toplulukların dini pratikleriyle zaman zaman çatışabiliyor.

• Kültürel Çeşitlilik: Hollanda, camilerden sinagoglara, Budist tapınaklarından Hindu tapınaklarına kadar geniş bir ibadethane yelpazesiyle çok kültürlü yapısını koruyor.

Çevirinin Akademik ve Toplumsal Önemi

İsmail Güllü’nün Türkçeye kazandırdığı bu eser, Türkçe literatürde göç ve din ilişkisini sosyolojik bir bakış açısıyla ele alan nadir çalışmalardan biri olarak öne çıkıyor. Çalışma, hem Hollanda’daki Türk diasporası hem de genel göçmen topluluklar için dini kimliğin korunma mücadelesini tarihsel ve güncel verilerle analiz ediyor.

Frank Van Tubergen’in çalışması, göç olgusunun din üzerindeki dönüştürücü etkilerini detaylı bir şekilde ele alırken, İsmail Güllü’nün çevirisi bu tartışmaları Türk okuyucusuyla buluşturuyor. Çalışma, hem akademisyenler hem de göç politikaları üzerine çalışanlar için değerli bir kaynak sunuyor. Hollanda’nın entegrasyon politikalarından çıkarılacak dersler, küresel göç ve din tartışmalarına yeni bir perspektif kazandırıyor.

Göç ve din sosyolojisiyle ilgilenenler için bu eser, gelecekteki araştırmalar ve politika önerileri için önemli bir rehber niteliği taşıyor.