Son zamanlarda Hollanda'da Kur'an-ı Kerim'e yönelik artan menfur saldırılar, toplumun farklı kesimlerini harekete geçirdi. Birçok sivil toplum kuruluşu, bu tür saldırılara karşı sessiz kalmamak ve toplumu bilinçlendirmek için çeşitli önlem çağrıları yapıyor.

Ancak, bu tür eylemlerin yasaklanması konusunda tartışmalar yaşanıyor. Yerel yönetim, eylemlerin yasaklanmasının yasal çerçevede mümkün olmadığını vurguluyor. Bu durum, bazı kesimlerde hayal kırıklığına neden olsa da, STK'lar ve bireyler, farklı yöntemlerle bu tür nefret dolu eylemlere karşı çıkmaya kararlı görünüyor.
Özellikle Hollandalı Müslüman örgütler, son olaylarda gösterdikleri birlik ve beraberlikle dikkat çekiyor. Pegida adlı İslam karşıtı hareketin Lahey'deki provokatif eylemleri, toplumsal huzuru tehdit eder nitelikte. Bu tür eylemlere karşı gösterilen tepkilerde, şehadet parmakları havada yükseliyor ve bu sembol, barış ve dayanışmanın bir ifadesi olarak öne çıkıyor.

DENK Partisi ve İslami değerlere sahip birçok sivil toplum kuruluşu, Kur'an'ın saygısızca yakılmasının veya parçalanmasının yarattığı tedirginliği dile getiriyor. Bu tür eylemler, hoşgörü ve çeşitliliğe vurgu yapan bir ülkede kabul edilemez bulunuyor. Ancak, hukuki engeller nedeniyle bu tür eylemlere karşı kesin bir yasaklama getirilmesi şu an için mümkün görünmüyor.
Sonuç olarak, Hollanda'daki STK'lar ve toplumun geniş kesimleri, Kur'an'a yönelik saldırılara karşı ortak bir duruş sergileyerek nefreti reddetmeye devam ediyor. Her ne kadar yasal sınırlamalar olsa da, toplum içinde oluşturulan dayanışma ve farkındalıkla, hoşgörü ve saygı değerlerinin korunmasına yönelik çaba gösteriliyor.